Infinite Frontier #3 ve #4 İnceleme | Taşlar Yerine Oturuyor!
Geek Ekranı olarak her zaman güncel Marvel ve DC eventlerini olabildiğince konuşmaya çalıştık. Hatta yeterince önemli pazarlanılıyorsa incelemeden geçmedik. Mesela Marvel, Heroes Reborn adlı haftalık bir event yaptı ve o kadar kötü tanıttı ki ilgimi zerre çekmedi. Komik olan ise Infinite Frontier da bence iyi pazarlanamadı ama nasıl olduysa eventmişçesine yeme atıldı. Ben nereden biliyim bu serinin aslında bir takım serisine bağlanıp daha sonra bir event oluşacağını?!
INFINITE FRONTIER #3
Bu iki sayıyı bir arada konuşmamın sebebi 3.sayıyı hemen aradan çıkartmak. Tekrar tekrar tüm hikayelerin adım adım ilerlediğini anlatmak istemiyorum. Bu sayı seriyi bıraksam mı dediğim bir an oldu ve nedeni ilgimi çekememesi. Geçtiğimiz sayılarda sevdiğimi belirttiğim Roy Harper hikayesi bile yavan geldi. Bu hikayelerin yavaş yavaş nasıl birbirine bağlandığı belli olmaya başlıyor ama eğer karakterler ilginizi çekmiyorsa çok dayanamayacaksınız. Bunun yanında Flashpoint Batman ve Başkan Superman'in dinamiğini beğeniyorum ama her olay o kadar az işleniyor ki tam sizi çekecekken kopuyorsunuz.
Çizimin de yardımcı olduğunu söyleyemeyeceğim. Hikaye gibi çizim de çok fazla değişim geçiriyor. Yine de çoğu tarzın klasik hissettirdiğini söylemeliyim. 90'lar hissi vermekle beraber çok da hoşuma gitmeyen bir stil. Aralarından Xermanico en öne çıkıyor ve keşke tüm sayıyı o çizse diyorum. Başta Justice League serisinde yan hikaye çiziyor diye burada değişim geçiriyor diyordum da orada da bulunmuyor son birkaç sayıdır. Bu çizerden daha fazlasını görmek istiyorum açıkçası.
Notum: 5.8
INFINITE FRONTIER #4
Bu sayı ise nasıl oldu bilmiyorum ama en sevdiğim sayı olmayı başardı. Artık hikayeler gerçekten bir araya gelmeye başlıyor ve bir önceki sayı hakkında dediğim şeyler dengelenmeye başlıyor. Roy hikayesi, Baman, Alan Scott ve diğer tüm hikayeler Flash olaylarına tam olması gerektiği gibi bağlanıyor ve bir oh çekiyorsunuz. Bunun yanında özellikle bahsettiğim Batman ve Superman dinamiğine daha çok zaman harcanmış ve gayet de tatlı olmuş. Hatta ileride bu ikilinin hikayelerinin nereye gideceğini merak ettim. Flashpoint Batman karakteri ise düzeltilmiş. Tom King zamanı kullanımını gerçekten beğenmemiştim ve bırakmalarını istemiştim ama bu sayıda karakterin gelişimini baya beğendim. Gelişim birdenbire ortaya da çıkmıyor. King dönemi üzerinde durulan bir noktanın dönerek buraya ulaşmasını beğendim. Sayının sonu ne kadar yüzümü ekşitse de okudumuğuz sayılar arasından en oturaklısı buydu.
Sayı Xermanico yanında Jess Merino, Paul Pelletier da içeriyor ve dediğim gibi farklı çizerler görmeyi çok sevmiyorum. Yine Xermanico en öne çıkan kısım oluyor ama diğer yerlerin de ortalama olduğunu söylemem lazım.
Notum: 8.0
Infinite Froniter'da böylece iki sayıyı daha kapamış olduk. Üçüncü sayı beni neredeyse bıktırırken dördüncü sayı güzel bir sürpriz oldu. Son iki sayının güçlü bir son getirmesini istiyorum. Son gelen haberlere göre ise bu seri Justice Incarnate serisine bağlanacak ki muhtemelen o da bir sonraki krizi başlatacak. DC yavaştan Darkseid'i yeniden öne itmeye çalışıyor gibi ama tüm bu Omniverse olayları ile nasıl kullanacakları hakkında bir fikrim yok. Death Metal gibi kusturmasın yeter.
Hiç yorum yok: