Dead Cells İnceleme

Dead Cells bir rogue-lite, metroidvenia, aksiyon-platformer oyunu. Her öldüğünüzde değişen bölgelerin içinden savaşarak ilerlediğiniz 2D bir oyun. Oyunda hiçbir kaydetme noktası bulunmamakta. Doğuyorsunuz, savaşıyorsunuz, öğreniyorsunuz, ölüyorsunuz ve bunların ardından her şeyi tekrardan yapıyorsunuz. Bu incelemede bir sıra bulunmamakta. Direk neleri beğendimi ve beğenmediğimden bahsedeceğim.

*Ben bu oyunu erken erişimdeyken 40 saat oynadığım için ana oyun çıktığında çok fazla oynamadım. Eğer kaçırdığım veya atladığım şeyler varsa lütfen yorumlarda belirtin.*



BEĞENDİKLERİM

Oynanış ve Özellikler:
Oyun oynanış olarak hızlı bir hack n' slash diyebiliriz. Önünüzdekileri silahlarınıza göre farklı şekillerde öldürebilirsiniz. Her silahla farklı bir strateji yapabilirsiniz. Oyunda yakın dövüş siahları bulunmakta ve hepsinin farklı bir özelliği var. Bazıları ağır kılıç gibi yavaş ama güçlü saldırılar yapabilirken bazıları işi hızlı bitiren kılıçlar. Kılıç çeşitliliği bolca var. Uzaktan saldırılar da  yapabileceğiniz silahlar da bulunmakta. Bazıları az hasar verip dondururken bazıları yakından ağır saldırılar verebilir. Ayrıca pek kullanmadığım sandaletler ve kalkanlar var. Bunlar size gelen saldırıları olmadan önce uzaklaştırmakta ve engellemekte kullanılabilir. Benim stratejim düşmanı donduran bir silah ile haraket etmemesini sağlayıp hızlı bir silahla işini bitirmekti ve bunu yaparken çok zevk aldım. Oyunda birçok strateji kurabilirsiniz.

Bunun yanında yanınızda taşıdığınız başlangıçta olmayan yan ekipmanlar bulunmakta. Bunlar bomba, taret veya tuzak olabilir. Bunları canınız azken hem kaçıp hem de düşmanlarınızı indirmek için kullanabilirsiniz. Birde tılsımlar var ki bunlardan birazdan daha çok bahsedeceğim ama bunlar da çoğunlukla yararlı. Son olarak ise can şişeniz var ve hücreler ile zamanla geliştirebilirsiniz. Sanırsam ne işe yaradığından bahsetmeme gerek yok. Kısacası çok çeşit özellik var ve bunlar oyun sürecinde çoğalıyor ve size daha çok yardımcı oluyor. 



Az önce hücrelerden bahsettim. Bu hücreler bazı öldürdüğünüz düşmanlardan çıkıyor ve bunları satarak yeni özellikler açabiliyorsunuz. Ayrıca oyunda bir süre ilerledikten sonra bunlarla "+"lı silah alma şansınızı arttırıyor. Peki "+" ne? Bunlar ekipmanlarınıza eklenen fazladan özellikler. Zehirli gaz salmak veya kanatmak gibi. Bunlar karşınıza çıkabilir ya da para ile rastgele şekilde alabilirsiniz. Son bahsetmek istediğim şey ise mutasyonlar. Her bölgeye geçmeden önce alabileceğiniz bu mutasyonlar oyunu biraz daha kolaylaştırıyor. Mutasyonlar yeniden canlanmak veya ekipmanların bekleme sürelerini azaltmak gibi yararlı şeyler için kullanılabilir. Sanırım oynanıştan bu kadar bahsetmek yeter. Oynanış anladığınız gibi baya çeşitli ve bunu etkileyen baya bir faktör var.

İlerleme ve Bölgeler:
Oyunun rogue-lite olduğundan bahsetmiştim yani ne kadar ilerleseniz de ölünce oyunun en başından başlıyorsunuz ama açtığınız özellikler yanınızda kalıyor. Sinir bozucu gelebilir başlangıçta ama yeterince özellik açınca giderek daha fazla ilerlemeye ve keşfetmeye başlıyorsunuz. Oyun size ilerlediğinizi iyi hissettiriyor. Bunun getirdiği bir korku da var tabi. O kadar ilerledikten sonra bir anda tüm eşyalarını ve hücrelerini kaybetme korkusu ile dolaşıyorsunuz.

 Keşfetmek yerine direk speedrun da yapabilirsiniz tabi. Bunun da size artıları olacağını söyleyebilirim. Bölgelerde zamanında yetişemezseniz mühürlenen kapılar bulunmakta. Bunlar size yeni özellikler ve ekipmanlar için taslak verebilir. Bolca hücre de verebilir. Bu taslakları bölgelerde özel yerlerden de bulabilirsiniz. Ayrıca oyunda bolca bölge bulunmakta. Hepsi birbirinden farklı tasarlanmış. Ölümden dönünce ise bu bölgelerin haritası değişiyor ama temelini anladıktan sonra daha hızlı bu bölgeleri geçmeye başlıyorsunuz. Yani bir süreden sonra aynı bölgelerden geçmek sizi sıkabilir. Her bölgenin kendine özel yaratıkları ve bossları bulunmakta. Bu da bizi sonraki başlığımıza getiriyor.



Düşmanlar:
Oyunda ilerledikçe yeni çeşit çeşit düşmanlarla karşılaşıyorsunuz. Cidden çok bulunuyor. Hepsinden bahsetmek istemiyorum ama özelliklerinizi iyi kullandırtıyor. Birde elitler bulunmakta. Bunlar normal düşmanların güçlü, bir süre sonra ışınlanabilen ve mini düşmanlar çağırabilen hali. Bunları yenince içlerinden bahsettiğim tılsımlar çıkıyor (tılsımlar ayrıca bazı saklı bölümlerden çıkabiliyor) ve bunlar size yeni "+"lar kazandırıyor. Son olarak ise bosslar var. Bazı bölgelerde bulunan düşmanları kesmek ne kadar tatmin etse de bir süre sonra bölgeleri tekrar geçmek gibi sizi bu da sıkabilir. Mesela ilk bossla karşılaşmanızda birkaç oynayıştan sonra sıkılabilirsiniz. Hele bazı bossları yenmenin ne kadar uzun olduğunu düşününce.

BEĞENMEDİKLERİM

Hikaye:
Şimdi oyunun ana odağı hikayedense oynanış olduğunu biliyorum o yüzden bu o kadar büyük bir eksi değil. Sadece oyundaki bize verilen şeylerin büyük bir potansiyeli var ve bence oyun bunu iyi kullanmıyor. Belki Hollow Knight gibi bize hikayeden minik parçalar verip daha büyük bir olay oluşturabilirlerdi arkaplanda. Diyalogların da o kadar üst düzey olduğunu söyleyemem. 



SONUÇ:
Kısacası Dead Cells hızlı, belki bir süreden sonra sıkabilen ama ilerleme hissiyle sizi yeniden kazandırabilen bir oyun. Bazen sinir eden bazense tatmin eden bir oyun. Verdiğim paraya kesinlikle değiyor ve oyuna sonradan eklenecek bedava DLC'yi merak ediyorum. Eğer sizi zorlayan ve korkutan ama sonunda koltuğunuzda rahatlatan bir oyun istiyorsanız bir bakın derim.

Notum: 9.3

*Ayrıca şimdi fark ettim yayıncılara müjde :). Oyuna Twitch entegrasyonu gelmiş ama malum yayıncı olmadığım için bunun nasıl bir his olduğunu bilemeyeceğim*

Hiç yorum yok:

Blogger tarafından desteklenmektedir.