39. İstanbul Film Festivali I #4 Daha Büyük Bir Dünya

39. İstanbul Film Festivali Yazı Serisi Nedir?

39. İstanbul Film Festivali Yazı Serisi, bu sene 39.su gerçekleştirilecek olan İstanbul Film Festivali kapsamında oluşturduğumuz bir seridir. Covid-19 ile mücadele kapsamında etkinlik tarihi ertelenen 39. İstanbul Film Festivali, ilk 15 filmlik seçkisi ile 15-29 Mayıs tarihleri arasında "Çevrimiçi Film Gösterimi" ile gerçekleşecek. İKSV'nin katkılarıyla bu yılın ilk 15 filmlik seçkisini siz değerli okurlarımıza sunuyor ve detaylıca inceliyor olacağız.

A Bigger World

Un Monde Plus Grand / A Bigger World / Daha Büyük Bir Dünya, 2019 Venedik Günleri'nde prömiyerini yapan ve müzikolog, şaman uzmanı ve nörolog Corine Sombrun'un kendi deneyimlerinden yola çıkarak yazdığı otobiyografik "Mon initiation chez les chamanes" eserine dayanıyor.

Egzotik havası ile ilgi çeken filmin yönetmenliğini, 2006 İstanbul Film Festivali'nde yönettiği Frankie isimli yapımı ile karşımıza çıkan, 2011 yılında yazdığı "Un jardin sur le centre" adlı romanıyla Françoise Sagan Ödülü'ne layık görülen Fransız sinemasının popüler oyuncu-yazar-yönetmen Fabiene Berthaud yapıyor. Berthaud, katıldığı bir söyleyişi de, ilk kez kendisine ait bir fikrin değil çok etkilendiği bir hikayenin filmini yaptığı da ifade etmişti.

Fabiene Berthaud'un yönetmenlik koltuğunda oturduğu yapımın kadrosunda Cecile de France, Narantsetseh Dash, Tserendarizav Dashnyam, Luidivine Sagnier ve Arieh Worthalter gibi isimler yer alıyor.

Afrika dervişleri, Moğol şamanları veya Tibet keşişleri arasında tercih yapmalısın.

Ses teknisyenliği yapan Corine, eşinin ölümü sonrası ağır bir dönemden geçmektedir. İşine ve hayatına devam etmekte zorluk çeken Corine, patronundan bir belgesel işi için teklif alır. Moğolistan'ın manevi hayatı hakkında çekilecek bir belgeselde çalışmak üzere yola çıkan Corine, çıktığı bu yolda yaşacağı deneyimlerden habersizdir. Bölgede yaşayan şamanlar hakkında ve kendi yetenekleri hakkında keşfe çıkan Corine, kendini daha büyük bir dünyanın içerisinde bulacaktır.

Oldukça sıkıntılı zamanlar içerisinde olan Corine, motivasyon bulmak ve eski haline dönmek için "en uzağa" Moğolistan'a doğru yolculuğa çıkar. Yoğun bir Şaman kültürü ile karşılan Corine, ortama ayak uydurmaya çalışırken bir ayinde şaman olduğunu öğreniyor. Bunun şokunu atlatamayan Corine, geçmişini geride bırakmaya çalışırken bir yandan da yeni hayatına uyum sağlamaya çalışmaktadır.

Yoğun bir kültürel yolculuğa maruz kaldığımız yapımda, her festivalde olduğu gibi bu festivalde de farklı bir kültür ve gelenekle tanışıklık içerisindeyiz. Şamanizm'imin büyüsüne kendimizi kaptırarak "gerçek" bir hikayeyi yeniden deneyimliyoruz. 

Oyunculuğu ile kendini hayran bırakan Celine de France'nin performansını kutluyorum. Hikaye içerisinde geçirilmesi gereken inişleri ve çıkışları çok iyi bir şekilde başarmış. Fakat yapım içerisinde nedense bir "bayağılık" hakim. Doğa seslerine pürüsüzce kendini bırakmasını beklerken kullanılan "yapay" sesler beni çok rahatsız etti.

Çekim yapılan yörenin doğası gereği düzlükler, otlar ve muhteşem bir ova görüntüsü sizi mest ediyor. Şaman ve Moğol kültürüne ait geleneksel ögeler, sanki bir müzedeymişsiniz gibi bir seyir vadediyor. Ben ayin sahnelerini bütün filme kıyasla daha çok beğendiğimi ifade etmek isterim. Zaten hali hazırda yaşanmış bir olaya dayanan hikayenin tamamen bu ögelere maruz kaldığını görmek isterdim ancak yönetmen daha avrupai bir hava tercih etmiş.

Gerçek bir deneyimin sonucu yaşanan olaylar karşısında bir şok durumu mevcut. Ayin sonrası Corine'nin transa geçiş yapması ve ruhlar tarafından rahatsız edilmesi, kurt uulamaları, Corine'nin hayvan ruhuna geçişinin gerçeklik boyutu izlerken beni tedirgin etti. Sanki bir abartı varmış gibi bir izlenime kapıldım ancak daha sonra gerçek Corine'nin görselleri ve izledikten sonraki araştırmam ile hikayenin hissi oturabildi diyebilirim.