Infinite Frontier #5 ve #6 İnceleme | FİNAL! |
Hiçbir zaman multiverse hayranı olmamışımdır. Farklı evrenleri görmeyi ya da crossover olaylarını hep sevmişimdir ama bu konu herkesi parçalayacak büyüklükte bir event olduğunda hep tadım kaçmıştır. Olayların abartılı şekilde büyütüldüğünü düşünmüşümdür. DC hep bu konuyla fazlaca ilgilenmiştir ve bunların üzerine Omniverse kavramını sokunca baya tadım kaçmıştı. Yine de söylemeliyim ki bu seri bu konuyu düşündüğümden daha farklı ve güzel işledi.
INFINITE FRONTIER #5
En son kaldığımızda tüm takip ettiğimiz karakterler tek bir noktaya, Earth-Omega'ya gelmişti. Burada Flash, Darkseid tarafından kontrol edilmekte ve evrenler arasındaki bariyeri kırmak için koşmaktadır. Her şey hiç olmadığı kadar tehlikeli durumdadır. Seri artık sonlarına gelirken bu sayıda tamamen aksiyona yöneliyor ve baya büyük hissettiriyor. Bir sürü gereksiz ve takmadığım kötü karakter içerse de ilginç ve açıklandığında aslında tahmin etmek kolaymış diyebileceğiniz sürprizler yapıyor. Çok büyük ilerlemeler olduğunu söyleyemem ama gayet akıcı ve bolca aksiyon içeriyor.
Artık çizim konusundaki sıkıntımı biliyorsunuz. Seri gereksiz derecede fazla çizer bulunduruyor ve konu böyle bir hikaye olunca bir tane tüm seriyi ele alabilecek bir çizer olmasını gerektiğini düşünüyorum. Daha da üzücüsü asıl sevdiğim çizer Xermanico yok, onun yerine Paul Pelletier, Jesus Merino ve Tom Derenick tüm sayıyı ele alıyor. Kötü bir iş çıkarttıklarını söyleyemem ama beni aşırı içine çektiğini söylemem de zor.
Notum: 6.8
INFINITE FRONTIER #6
İşte her şeyin ciddileştiği final sayısına geliyoruz. Tüm Omniverse tehlikede ve Darkseid istediğine erişmek için tüm zincirleri çekmektedir. Kahramanlarımız ise son bir saldırı ile bunu durdurmalıdır. Bu, sayının üçte biri diyebilirim. Geri kalanı tamamen sonuçları ve ileride göreceğimiz olaylara temel hazırlamayla geçiyor. Ne kadar seride düşük bulduğum şeyler olsa da sona geldiğimizde kesinlikle tatmin ettiğini söyleyebilirim, hatta en iyi sayı bile diyebilirim. Kesinlikle Multiverse olayları ve Darkseid'in tüm hallerinin birleşimi bir Darkseid gibi konseptler inanılmaz tuhaf ve saçma duyulsa da karakterlere gösterilen özen ve hepsine doğru bir son getirilmesi güzel olmuş. Son demek yanlış olur tabii, çoğu karakteri ileride göreceğiz. Roy Harper gayet enteresan bir noktada duruyor ve serinin en ilginç yanlarından biri olarak ileride ne yapacağını merak ediyorum. Tom King'in mahvettiği Flashpoint Batman ise inanılmaz bir geri dönüş yaptı. Kaliteli bir son olduğunu ve Williamson'ın büyük hikayesinin hoş bittiğini söyleyebilirim.
Bu sayıda bir diğer sevdiğim şey tek bir çizer olması. Xermanico kendisini finale saklamış olmalı çünkü çok güzel gözüküyor. Farklı tasarımlar, kalabalık sayfalar, arada kullandığı ilginç tarzlar sayıda çok güzel anlar yaratıyor. Fajardo Jr.ın renkleri de ayrı bir ferahlık katıyor. Keşke tüm seride bulunsaydın da her sayıyı 10 kat daha okunabilir kılsaydın Xermanico.
Notum: 8.3
Böylece bu "eventin" de sonuna geldik. İnişleri ve çıkışları olsa da sonuna geldiğimizde mutlu oldum. Bir eventi akılda kalıcı yapan benim için hep final sayısı olmuştur. İyi gidip sonda çuvallamaktansa bu seri sonda güzel bir yükselişe gidiyor. Williamson'ın planında sırada Justice League Incarnate var ve ne beklemem gerektiğini bilmiyorum. İlgimi çekerse incelemeyi düşünüyorum. Bunları demekle birlikte bu seriyi de kapatıyorum ve 6 sayının ortalama notunu alta bırakıyorum.
Hikaye Not Ortalaması: 7.2
Hiç yorum yok: